Bazı ilişkiler vardır; baştan itibaren yoğun, hızlı ve sarsıcıdır. Tanışmanın ilk anlarından itibaren güçlü bir bağ hissi oluşur, taraflar kendilerini “nihayet anlaşılmış” gibi hisseder. Ancak zaman ilerledikçe bu ilişki huzurdan çok yorgunluk, yakınlıktan çok kafa karışıklığı üretmeye başlar. Klinik pratikte bu tür ilişkiler sıklıkla narsist–empat çekimi olarak karşımıza çıkar.
Bu yazı, narsist–empat çekiminin ne olduğunu, bu iki yapının neden birbirine güçlü biçimde çekildiğini ve bu ilişkinin neden başta büyüleyici, sonrasında ise yıpratıcı hâle geldiğini anlaşılır bir dille açıklamak amacıyla hazırlanmıştır:
1. Narsist–Empat Çekimi Nedir?
Narsist–empat çekimi, biri daha çok narsistik özellikler gösteren, diğeri ise yüksek empatik kapasiteye sahip iki kişinin bilinçdışı düzeyde birbirini tamamlayacakmış gibi algılamasıyla oluşur.
Burada söz konusu olan şey “iyi–kötü” ya da “sağlıklı–hasta” ayrımı değildir. Aksine, iki tarafın da kendi yaralarını, diğerinin kişilik özellikleri üzerinden regüle etmeye çalıştığı bir ilişki dinamiği vardır.
Narsist yapı:
Empatik yapı:
Bu iki yapı bir araya geldiğinde ilk başta güçlü bir tamamlanma hissi oluşur.
2. Bu Çekim Neden Bu Kadar Güçlüdür?
a. Tanıdıklık etkisi
İnsan zihni tanıdık olana yönelir. Empatik bireylerin önemli bir kısmı çocuklukta duygusal olarak zorlayıcı, yalnızca kendi ihtiyaçlarını ön planda olan ya da aşırı kırılgan ebeveynlerle büyümüştür. Bu kişiler için başkasının duygusunu taşıma hâli oldukça tanıdıktır.
Narsistik özellikler gösteren kişi ise çocuklukta ya aşırı yüceltilmiş ya da duygusal olarak yeterince görülmemiştir. Bu nedenle empatik birinin sunduğu ilgi, anlayış ve hayranlık duygusu son derece çekicidir.
Her iki taraf da “bildiği” ilişki iklimine adım atar.
b. Tamamlanma yanılsaması
Empat, narsistik kişide güç, netlik ve yön bulur. Narsist ise empatta koşulsuz kabul, sabır ve regülasyon bulur.
Bu durum taraflarda şu inancı doğurur:
“Onda olmayan bende var, bende olmayan onda.”
Ancak bu bir tamamlanma yanılsamasıdır. Çünkü uzun vadede bu özellikler paylaşılmaz; tek taraflı taşınır.
c. İlk evrede yoğun idealizasyon
İlişkinin başında narsistik kişi empatı özel hissettirebilir:
Empatik kişi bu ilgiyi gerçek bir bağlanma olarak algılar. Bu evre çoğu kişi tarafından “hayatımda ilk kez bu kadar yakın hissettim” şeklinde tarif edilir.
Bu yoğunluk, bağlanmayı hızlandırır ama zemini aşırı kırılgandır.
3. Denge Neden ve Nasıl Bozulur?
Zamanla narsistik kişi:
Empatik kişi ise:
Burada ilişki eşit bir bağ olmaktan çıkar, asimetrik bir hâl alır.
4. Empat Neden Bu İlişkide Kalır?
Empatik kişi çoğu zaman şunları düşünür:
Bu düşünceler, empatik kişinin çocuklukta öğrendiği ilişki rolünün devamıdır. Sevgi, emek ve sabırla kazanılması gereken bir şey gibi algılanır.
Empat için ayrılmak sadece bir ilişkiyi bitirmek değil, birini yarı yolda bırakmak gibi hissedilir.
5. Narsist Neden Bu İlişkide Kalır?
Narsistik kişi için empatik partner:
Empatik kişi var oldukça narsistik kişi kendi kırılganlığıyla yüzleşmek zorunda kalmaz.
Bu nedenle ilişkiyi tamamen bırakmak istemeyebilir; ancak derin ve karşılıklı bir bağ da kurmakta da zorlanır.
6. Bu İlişki Neden Yıpratıcıdır?
Zamanla empatik kişi:
Narsistik kişi ise:
İlişki, sevgi üretmekten çok duygu düzenleme aracı hâline gelir.
7. Bu Çekim Kader midir?
Hayır. Narsist–empat çekimi bir kader değildir; fakat fark edilmediğinde tekrarlanan bir örüntüdür.
Empatik birey için temel iyileştirici adım:
Narsistik özellikler taşıyan birey için bu adım ise:
Bu farkındalıklar çoğu zaman terapötik bir süreçle mümkündür.
Son Söz
Narsist–empat çekimi, iki kişinin birbirini “çok sevmesinden” değil; iki yaralı yapının birbirini tanımasından doğar. Bu çekim güçlüdür çünkü tanıdıktır. Ancak tanıdık olan her zaman sağlıklı değildir.
Böyle bir çekimin içinde olan kişiler için en önemli farkındalık şudur:
Empati ilişkiyi başlatabilir; ama sınır yoksa ilişkiyi iyileştirmez.
Bu farkındalık, yıpratıcı döngüden çıkmanın ilk ve en güçlü adımıdır.


